vucutdenge.com

Türkiye'de Bebek Ölüm Oranları ve Sağlık Altyapısı Üzerine Değerlendirmeler

Blog Image
TBMM Bebek Ölüm Oranlarını Araştırma Komisyonu, Türkiye'deki bebek ölüm oranları ve sağlık altyapısı hakkında önemli bilgiler sundu. Komisyon, sağlık hizmetlerinin yetersizliğine dikkat çekti.

Türkiye'de Bebek Ölüm Oranları ve Sağlık Altyapısı Üzerine Değerlendirmeler

TBMM Bebek Ölüm Oranlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti Adıyaman Milletvekili İshak Şan başkanlığında toplandı. Komisyon, Türkiye'deki bebek ölüm oranları ve sağlık altyapısı hakkında önemli bilgiler sundu. Komisyon toplantısının açılışında konuşan Şan, Ankara'da bir çalışma ziyareti gerçekleştirmeyi planladıklarını belirtti.

Şan, ilk olarak Ankara İl Sağlık Müdürlüğü'nü ziyaret edip brifing alacaklarını, ardından Ankara 112 Komuta Kontrol Merkezini ve Etlik Şehir Hastanesi çocuk kulesini inceleyeceklerini ifade etti. Komisyon, bu süreçte çeşitli ziyaretler ve dinlemeler yapmaya devam edecektir.

Güneydoğu Anadolu Bölgesinde Bebek Ölüm Hızı Daha Fazla

Komisyon Başkanı Şan'ın ardından Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu, Şehir Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Eğitim ve İdare Sorumlusu Doç. Dr. Ercan Tutak, milletvekillerine sunum yaptı. Tutak, Türkiye'nin bebek ölüm hızının dünya geneline göre ortalama bir sıralamada olduğunu belirtti. OECD ve Avrupa Birliği ülkelerine göre neonatal bebek ölüm hızının neredeyse iki katı kadar olduğunu vurguladı.

Bebek ölüm hızı bölgeler arasında dağıtıldığında, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin özellikle bebek ölüm hızının daha fazla olduğu görülmektedir. Bu durum, ekonomik durum ile ilişkilendirilmektedir. Türkiye genelinde bebek ölüm hızı binde 5,9 iken, 28 hafta altı ve bin gramın altındaki ölümleri yok sayarsak oran 3,7'ye düşmektedir.

Sağlık Bakanlığı ve Üniversitelerin Yatak Sayısı Özel Hastaneler Kadar Etmiyor

Tutak, Türkiye'nin sağlık altyapısı hakkında bilgiler vererek, Sağlık Bakanlığı, üniversite ve özel hastanelere göre yenidoğan yoğun bakım yataklarının dağılımına dikkat çekti. Toplam 13 bin 295 yatağın, 4 bin 433'ü Sağlık Bakanlığına ve kamuya aitken, 11,9'u üniversitelerde, 7 bin 274'ü ise özel hastanelerde bulunmaktadır.

Sağlık Bakanlığı ve üniversitelerin yenidoğan yoğun bakım yataklarının toplamı, özel hastaneler kadar etmiyor. 100 bin kişiye düşen toplam hekim sayısının uluslararası karşılaştırılmasında Türkiye, en son sırada yer almaktadır. Hemşire sayısında ise 2021'e kadar artış olsa da, 100 bin kişiye düşen hemşire ve ebe sayısında da uluslararası karşılaştırmada yine Meksika'nın bir önündeyiz.

En Büyük Yaraların İstanbul'da Olduğunu Düşünüyorum

Tutak, Yenidoğan Canlandırma Programı (NRP) ile yoğun bakımda görev yapan sağlık personeline verilen eğitimden bahsetti. Diğer illerde eğitimlerin daha az olduğunu düşündüğünü belirtti. İstanbul'da en büyük yaraların olduğunu ifade etti. Neredeyse bu eğitimi alamadan mezun olacak sağlık çalışanları olabileceğini vurguladı.

Transport sırasında yaşanan ölümlerin azaldığını belirten Tutak, 112 acil yardım istasyonlarının organizasyonu ve hastanelerde boş yatakların sayısının belirlenmesi sayesinde bu durumun iyileştiğini ifade etti. Yoğun bakım izlemi sırasında, yenidoğan yoğun bakım uzmanının bulunup bulunmamasına göre ölümlerin arttığını gözlemlediklerini belirtti.

Sağlık Bakanlığının Denetim Formlarının Yeterli Olduğunu Düşünüyorum

Tutak, yoğun bakım bölümlerinin denetimleri ile ilgili süreçlerden bahsetti. Verilen cezaların caydırıcı olmadığını ifade etti. Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan denetleme formlarını incelediğini vurgulayarak, bunların yeterli olduğunu düşündüğünü belirtti.

Bir yenidoğan ünitesinden taburcu olmuş bebeklerde bronkopulmoner displazi, retinopati, serebral palsi gibi durumların gelişip gelişmediğine bakmanın önemli olduğunu ifade etti. Bu tür durumların, bir yenidoğan ünitesinin kaliteli bakım verdiğinin en büyük göstergeleri olduğunu belirtti.